22.7.09

Doğum günüme 2 saat 44 dakika kala içime işleyen, buz gibi soğuk yalnızlık hissi.
Uzun zamandır böyle hissetmiyordum, hayatımın son 1-2 ayında içten içe tamamen buz gibi bir yalnızlığın içinde oluğumu düşünmeye, daha da kötüsü soğuk bıçağın metalinin ete değme hissi gibi kalbime işlediğini algılıyorum. Kalabalıklarda ki yalnız kalan insan profili çiziyorum gibi geliyor. Tamamen '' Bullshit '' diye tabir ettiğimiz hadise de olabilir...

Neden böyle oldum, neden kalabalıktan sıkıldım bilmiyorum. Bir dakika !
Kalabalıktan sıkılmak! Semptom... kalabalıktan sıkılıyorum; ve yalnızlığa açılıyorum. Ama tabi tek başıma olmadığımı biliyorum; her daim yanımda olan insanlar var, ama nedense tamamen yalnızım.

Aslında herkes yalnız. Bunun bilincinde olan bir bireyim ben. Hatta '' Üzülsen dahi kimse senin kadar üzülemez, mutlu olsan dahi kimse senin gibi mutlu olamaz; yani üzüntünde de sevincinde de yalnızsın'' düsturusunu sahiplenmiş biri olmama rağmen; neden böyle oldum peki ben ?



Her neyse. Yazamıyorum; oysa ki çok fazla yazacak şeyim var. Ama hiç birini dışarı çıkaramıyorum; sanırım korkuyorum. Sanırım ilk defa kendim ile yüzleşmekten, neler olup bittiğini kendim ile oturup çay eşliğinde anlatmaktan korkuyorum; kaçıyorum!

Her neyse, şimdiden mutlu yıllar bana !

1 yorum: